Engin Dinç Şiirleri ve Sözleri
Hep aynı yerde aynı saatte, Karanlık odamın soğuk yatağında, Selamsız geçiyorsun aklımdan sevdiğim. Giderken uzatıyorum ellerimi; “Gitme kal bir gece olsun” diyorum. “Haram” diyorsun ya hani; Tövbe edip yatıyorum. Kokunu burnumda unuttun yine, Gözlerin gözlerimde kaldı. Kalbimin kırıntılarına basıp geçtin, Adın aklımda kaldı. Bir selam ver gülsün yüzüm, Bir merhem ver dinsin sızım, Bir bak …
Doğru gülüm sende haklısın, Ben sebepsizce sevmek istedim seni, Her şeye sebep aranan bir hayatta, Sebepsizce sevilmek saçma geldi sana…
Zenginim param var diye övünme sakın, Sevenim arkam çok diye sevinme sakın. Unutma ki hayat satranç gibidir, Şah da olsan piyon da olsan aynı kutuya girersin…
Sanki hala seviyor gibiyim, Boğazım kuruyor adını duyunca, Bir iğne batıyor göğsüme. Kuruyan dudaklarımı ısırıyorum, Gözlerimi kısıyorum yaşlar akmasın diye. Bir of çekip boş ver diyorum; Galiba hala seviyorum…
İnsanların siyah gözlüklerle bakamadığı o güneşe, biz gözlüksüz baktık! O güneşte gördüğüm en güzel kız! Sana şiirler yazasım var; Kimselerin okuyamayacağı şiirler… Anlamsız kelimelerin bir araya geldiği; Ve! Tek anlamlı cümlenin SENİ SEVİYORUM olduğu şiirler… Sana şiirler yazasım var gülüm! Seni güle benzetesim var; Aşkın alevi gibi kırmızı bir güle… Sana şiirler yazasım var meleğim! …
Bir sevdaydı düşen; Elmacık kemiklerimden aşağı, Kulağımdaki özgürlük çığlığıydı sesin, Kışın ayaz güneşiydi tenin, Bedendi bedenimden içeri, Ruhtu ruhumdan içeri, Ömürdü bana bir hayat daha veren… Sanılmasın bunlardan uzağım, Nefes alıyorsam hala yaşıyorsun; Göğsümün sol köşesinden içeride… Her nefeste seni çekiyorum içime, Sen doluyorsun ciğerlerime, Gülüşün içime işliyor, Hüzünleri salıyorum…
Nasip, vaktine esirdir. Sabret… Çaresizken başarmayı, Kaybettikçe kazanmayı öğreneceksin! Ve bir sabah gelecek; Bembeyaz bir gelecek. Yapmadıklarından pişman olacak, İyi ki yaptım diyeceksin yaptıklarına… Bugün kalbini kıranlar, koşacak ardın sıra, Yetişemeyecek… Elvedasız gideceksin, az kaldı, sabret…
Bistami’nin dediği gibi; “Kutlayın beni ne yücedir şanım.” Yürürüm çıplak ayak; Rabbin yolunda dervişanım. Dilimde zikrinle geçer anım, Ya Rab! Sensiz perişanım.
Hafif bir sızı vardır göğsünün sol yanında, İnce bir iğne batması gibi… Gözlerinden anlamsız akan damlalar vardır, Kulağında O’nun sesi, Burnunda teninin kokusu, Ellerin terler. Yanımda ol diye çığlık atarsın içinden… Tam da şiirdeki gibiysen; sende benim kadar özlemişsin…
Bir bahar kokusu burnumda, Sensizlik gibi kokuyor. Özlemimsin içimde, Yalnızlık içimi yakıyor. Delikanlı büyüdük biz, Mert, cömert… Tek korkumuz sevgisizlik, O da şimdi gözümden akıyor. Bu gece özledim seni, Yıllarca görmemiş gibi. Sarılmak geldi içimden, Son kez sarılacak gibi. Dudağından öpesin var, Birazdan ölecek gibi. Ne çok isterdim bilsen, Şimdi yanında olmayı. Sana sımsıkı sarılıp, …